Lige ara verilmesi kötü oldu. İvmeyi yakalamıştık. Şimdi yeniden çırpınıp durma seansları... Umarım bu kez çok uzun sürmez. Çünkü Bordeaux oracıkta bizi bekliyor. Beklentilerimiz yüksek. En azından öyleymiş gibi davranıyoruz.
2008'e sallayarak 2009'a girdik. Maalesef daha ilk aydan, gelen gideni aratır mı diye şüpheye düştüm. Kaçan bol kazançlı iki büyük iş, yine hastalık haberleri ve ziyan bünyeler. Şubatla düzelsin herşey. Kewell'ı özledik. Torezege'yi ise çok çok özledik.
Hasta yatağımda yine bolca enfarmasyon akışı vardı. Adriana Limalı private partilere teşrif edenler, belgesel tadında aşklara yelken açanlar... Tomwood var mısın yok musun?
Ortamda ayrıca bir Dublin kokusu var.Ters köşe olmayalım. Çat kapı Dublin yolcusu kalmasın diye kulaklar çınlamasın.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
1 comment:
Dublin falan bilmem ama bence Gelibolu taraflarında gözükme, kafanı kırarım =)99 gün sonra görüşürüz..
Post a Comment