Tuesday, December 25, 2007

Flachi söylüyor

Kokainden dolayı ceza alan Francesco Flachi, Gradinata Sud tribününde.

Wednesday, December 12, 2007

kkbb



- Umm, clearly I'm interrupting. I feel badly. Let me... What are you drinking?

- Bad.
- Bad? Sorry... feel...?

- You feel bad.

- Bad?

- "Badly" is an adverb. So to say you feel "badly" would be saying that the mechanism which allows you to feel is broken.

Fikret Abi, Murat Abi, şofben patladı

Kişisel nedenlerden yaklaşık 6-7 aydır hiç iddaadır, bahistir elimi sürmemişim ta ki dün akşama kadar. 3 kişi bir milyona 748 misli kupon yaptık, o sırada hava iyice soğumuş, Beşiktaş maçına bir saat kalmış, yeni şemsiye almışım sabah rıhtımdan, açınca kafamın üzerinde siyah bi fil taşıyormuşum gibi kocaman, gösteriş yapasım var, yağmur yağsın istiyorum. Aklıma "Sevgili Fikret Engin" takılıyor, durup dururken gülüyorum, eve varmak üzereyim. Beşiktaş kaybediyor, koltukta uyuya kalıyorum. Kupon zaten yatmış. Siz de gülün. Cuma akşamları geceyarısı bir vakit TV8.

Geç kalan Damon & Naomi yazısı



  • Geceleri VH1 izleyerek, süperdandik 80ler partilerine giderek, arada bir konu açıldığında "Madonna'nın kariyerinin ilk dönemleri..."yle başlayan cümleler kurarak bu işler yürümez. Buna müzik dinlemek demiyoruz.
  • Bir ara nerede olduğumun tam farkına varamadığımdan olacak, her daim dalga geçtiğimiz "iş çıkışı kitsch postunu giyen corporate fuck"lara benzeyip konser devam ederken hahahihi yaptım. Ön taraftan tepki geldi, düzeldim. Haklılardı, özür dilerim.
  • Galaxie 500 > Damon & Naomi. Ama böyle mütevazı, böyle içten olunca insan ne farkeder ki.

Güzel ve Kindle




Bir gazeteyi uzun süre takip ederseniz bırakmak güç olabiliyor, sabah kalkınca aynı sayfa düzenini, aynı puntoları, aynı abartıyı/sadeliği görmek isteyebiliyor insan. SABAH Gazetesi işin suyunu çıkarmıştı epey bir zaman önce, yine de takip ediyordum. Bir iki hafta evvel bıraktım, sadece pazartesi günleri alıyorum artık o da Ülkü Tamer'in ufak, mütevazi, gözden kaçması çok muhtemel köşesini okumak için. Bu hafta Amazon'un son icadı, büyük ihtimalle önümüzdeki elli sene içerisinde alışıldık kitap okuma alışkanlıklarımıza cellat olacak Kindle ve ilerisi hakkındaydı köşesi. Tüm yazı bir tarafa şu kısım içime dokundu doğrusu;

"Yerli yabancı, yazılan o kadar yapıta bakıyorum da (pek ender ayrıcalıklar dışında), yeni bir ortak dilin yaratılmaya başlandığını görüyorum.
Eskilere bakın, her yazar bir kişilikti. Şimdi neredeyse herkes ortak kişiliği oluşturan elektronik bir parça. Bu gidişle yazar adlarının yerini Casper, HP, Compaq, Dell, IBM, Escort imzaları alacak."

Modern edebiyat dediğimiz şeyin içi ne kadar dolu? Sırtını gündelik humora ve ikili ilişkilere yaslamış, prematüre sayılabilecek benim de çok sevdiğim bir tür muhtemel yeni edebiyat geleneğini gereğinden fazla mı ciddiye alıyoruz acaba. Bir neo-Nabokov beklentim yok kimseden elbette. 2007 senesi ve ötesinde, ekranların jenere ettiği yazılara, internete, büyük olan herşeye, her zamankinden daha stresli bir yaşantıya bağımlılığımız giderek artarken böyle düşünmek fazlaca saf olur.

Tek istediğim sabah uyanınca kafamın nisbeten daha az dolu olması. Fak yu Kindle diyebilecek miyim? Şimdilik evet, bunu hala discman'iyle dolaşan ve bundan çok hoşnut olan biri söylüyor inanın. Ama ya sonra, niteliği pratik olana tercih edebilecek miyim ileride? Evet dersem yalan söylemiş olurum. Tek bildiğim adam gibi yaşayabilmek her gün daha da zorlaşıyor.



Elazığ vs. İstanbul


Az kaldı, dönüşüm yakındır demek iki alttaki resim. Benden habersiz gönderiyor iki arada bir derede bunları, sayfayı açınca şaşırıyorum. Böyle çakallıkları da oluyor kendisinin. Kısacası Tifo'nun selamı var herkese, buralarda olamamak, yazamamak, herşeyden önce sevdiği şeyi takip edememek kolay değil. Az kaldı, bekleyin.

ice ice baby



Link arkadaştan geldi, gelmiş geçmiş en gereksiz 9 Greatest Hits albümü, memlekette daha çok best of olarak bilinen şeylerden. Bir numarada The Best Of Shaquille O'Neal var, katılmamak elde değil. Mikrofon başında değil de, mümkünse bir otuz yıl daha parkelerde görmek isteriz kendisini. O bırakınca NBA daha renksiz bir yer olacak keza. Üç numarada da nev'i şahsına münhasır John Tesh var, vakti olanlar kim ola ki diye araştırıp eğlenebilir. Bir ekleme de, biri yarım albümden üç albüm yayınlayıp daha sonra Best Of tribine giren Silverchair ile ben yapayım, zamanında fena uyuz olmuştum, kendilerini hatırlayan falan da kalmadı zaten. Tam liste için:

9 Most Unnecessary Greatest Hits Albums Of All Time

.